Hangi birini sayayım:
- Alternatif ulaşım araçlarının kaldırılarak metrobüse mecbur bırakıldığımızı mı?
- Ücretinin diğerim ulaşım araçlarına göre çok daha pahalı olması ve aktarma indiriminden faydalanma imkanı olmaması mı?
- Dakika başı sefer olsa da kapasite yetersizliği nedeniyle daha ilk durakta otobüslerin balık istifi olması mı?
- Ana hattın Avcılar'a kadar olması ve Beylikdüzü'ne gitmak için aktarma yapmaya mecbur bırakılmamızı mı?
Böyle büyük bir projeye başlarken hiç bir şeyi düşünmeden gözü kapalı mı başladılar bu projeye? Merdivenler çok dar diye daha önceki bir yazımda da belirtmiştim. Apar topar yürüyen merdiven koydular (ben yazdım diye değil her halde) ancak onlarda dar yani yan yana iki kişi duramaz. Ama gel gelelim yürüyen merdivenler yürümüyor, duruyor. Haliyle insanlar yürüyor ama çok dar olduğu için karşılaşmalarda ister istemez hafif bir yakınlaşma oluyor.
Daha da yazacağım şeyler var ama onları da sonra ilave edeim. Farklı zamanlarda çektiğim bazı fotoğrafları paylaşıyorum.
Bu resimler Avcılar'da 34 nolu hatta otobüse bindiğim ve henüz hareket etmeden önceki hali...
Bunlarda hem metrobüs üst geçidi hemde otobüs durağı olarak kullanılan yer; eski Tatilya yeni Real durağı. Bauhaus, Real ve yeni açılan Marmara Park AVM nin önündeki durak böyle mi olmalı? Eski Topkapı ve şimdiki Şirinevlerin gece haline benziyor. Belediye görevlileri, yetkililer nerede? Abone kapmak için kamp kurmuş telefon bayileri, kamyonetle NAR satmaya gelmiş satıcı, cep telefonu kılıfı satan seyyar bir tezgah, simitçi vs. ufak bir pazar yerine dönmüş. Yolcular ise otobüse, metrobüse gidebilmek için labirentte dolaşır gibi manevralarla ilerlemek zorunda. Bize layık görülen bu mu? Bunun adı hizmet mi, eziyet mi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder